Sene 2010 Aralık ayının 11. günü 11 blogger bizim evde toplanmış ve "hoşgelesin 2011" demiştik. Blog buluşmalarımızın daha yeni başladığı bu günlerde bizim evdeki ilk buluşmaydı ve kendimce çok özenmiştim. sanırım hepimiz için özel ve güzel bir gündü, bugünün hatırasını da hepimiz ayrı ayrı bloglarımıza yazmıştık. Benim yazımı ve yeni yıl partimizin hikayesini buradan okuyabilirsiniz. Yazımın sonunda da dostlarımın yazılarına erişim linkinden ulaşabilirsiniz.
Bugün ise paylaşıma konu olan yine bir yeni yıl karşılama partisi ve bizim yeni evimize yine ilk defa geliniyor, 6 yıl aradan sonra evimizde tekrar yeni yıl buluşması olacağı için yine özenle hazırlanan bir Nesloş var, bu defa tabi ailemize 2011'de katılan Yağmur'u da unutmamak gerek.
Cumartesi günü instagram takipçileri hikayeden ve paylaşımlardan bolca gördüler partimizi ve detayları ama ben daha önceki yeni yıl parti yazımızdaki gibi buradan daha detaylı olarak paylaşmak ve bu güzel hatırayı unutulmaz hale getirmek istiyorum.
Parti hazırlıkları yaparken biraz telaşlı geçen günler, arıza yapıp beni yolda bırakan araba derken cuma akşamına kadar ne renk üzerinde ilerleyeceğime karar verememiştim, haftaiçi grup yazışmalarımızda menümüze karar vermiştik, ben de yemek takımı ve servis tabaklarını düşünmüştüm ama masa nasıl olmalıydı konusunda verilmiş bir kararım yoktu. Ama iş başa düşünce insan beklediğinden daha iyi performans gösterebiliyor. Benim de öyle oldu, cuma akşamı masa örtüme karar verince gerisi hızla geldi, hemen masayı kurdum, servis için tatlı ve tuzlu büfesini ve gereken tabak vs'yi çıkardım. Peçeteleri katlarken saatin gece 3 olduğunu hatırlıyorum, sonrasında evde olan minik peçete halkalarını da sandalyeleri süslemek için kullandım ve hazırlıklar sırasında dağıttığım etrafı toparlayarak uyumaya karar verdim. Çünkü misafirlerim brunch için geleceklerdi ve erken kalkıp yiyecek hazırlıklarını yapmalıydım.
Kısa bir uyku sonrası hazırlıklar için mekan mutfak olmuştu.Masamız hazırdı içim rahatlamıştı. Evimiz de aralık başında kurduğumuz ağacımızla beraber yavaş yavaş süslenmişti zaten. Önce peynir tabağımızı ve zeytin çelengimizi hazırladım. menüye benim eklemem olan diğer tarifleri hazırladım ve tam da bu sırada misafirlerimiz gelmeye başladılar. (aslında herşeyi hazırlarken kendime pek vakit bulamamıştım ama kısa bir toparlanmayla arkadaşlarımın yanına çıkabildim:)
Tuzlu büfemiz bol çeşitliydi ve yiyeceklerimiz yeni yıl ruhuna uygun olarak hazırlanıp yerini almıştı.
Çam ağacı şeklindeki peynir tabağımız benim elimden, rokfor, isli peynir, gouda, burgu, eski kaşar, dil peyniri, beyaz peynir,top peynir ve krem peynirden geyikler ile hazırladığım tabağı, biberiye, nane, fesleğen, frenk maydanozu, badem, ceviz, frenk üzümü ve kırmızı ve siyah üzüm çeşitleri ile süsledim.
Masmızın en çok beğenilen tabağı, en kolay tabaktı aslında. Aşağıda görülen yılbaşı çelengi formunda sunulmuş olan zeytin tabağı. Çelenk için taban kısımda bolca biberiye kullandım üzerine siyah, çizik, biberli ve yeşil zeytin çeşitleri ve peynirli biber turşusu ile süsledim, son olarak kurabiye kalıbı ile kestiğim yıldız sarı biber ile süsledim.
Buluşmanın bende olacağını konuştuğumuzda, annemlerin de İstanbul'da olma ihtimali vardı ve partimiz için o da heveslenmişti ama soğuyan havalar nedeniyle kısmet olmadı. Annem kendisi gelemese de lezzetlerini masamıza göndermişti. Besmeç annemin elinden masamıza geldi, ben sadece parti sabahı fırınladım bulgurla fazlaca yoğurularak yapılan bu yöresel köfteyi, tarifine linkten ulaşabilirsiniz. Ben servisde lezzet arttırmak için ev yapımı domates sosumu ve annemin yaptığı kornişon turşuyu tercih ettim. Tuzlu büfesi fotoğraflarında görebilirsiniz.
Menümüze karar verirken genelde dengeli bir menü olmasına uğraşıyoruz. Salata ve tuzluyu dengeli yapıp, tatlıyı az tutuyoruz. Menümüzdeki salatalardan biri yeşil elmalı kereviz salatası idi. Selenciğim bizim için hazırlayıp getirmişti.
Masanın hazırlaması kolay ama göz alıcı lezzetlerinden biri de brokoli ağacı idi. Fadimeciğim, soslu bir brokoli salatası yapacağını söyleyince bir miktarını sade getirmesini rica ettim ve ortaya bu güzel ağaç çıktı.
Aşağıda gördüğünüz ise yoğurt ile soslanmış, üzümlü brokoli salatası, çiğ brokolinin bu kadar beğenileceğini hiçbirimiz düşünmemiştik:)
Ispanaklı pay, makaron ve ekşi mayalı ekmek kraliçemiz Münevver Ablamın yaptığı nefis bir lezzetti. Tarifin orjinal kaynağı Selin Kutucular, Selin Hanım çam ağacı formunda hazırlamıştı, bizim de ilk planımız öyle olsa da sonradan bu harika yılbaşı çorabı formu çıktı ortaya.Yılbaşı sofralarına çok uyacak bir tarif, hem göze hem de damağa hitap ediyor.
Kabak çiçeği dolması da yazın yemeye alışık olduğumuz bir güzellik, bu dolmalar da annemi temsilen masamıza yerleşti. Bana sadece buzluktan çıkarıp pişirmek ve yine çelenk şeklinde servis etmek düştü. Çelenk tabanı için dereotu, fiyonk için kırmızı biber kullandım. Kırmızı biber ile daha rahat çalışmak için hafifçe haşlamanızı tavsiye ederim, benim o gün vaktim olmadığından yapamadım. Tarif burada...
Buluşmalarımızın vazgeçilmez tadlarından biri de kişler, kimi zaman patlıcanlı, kimi zaman soğanlı, kimi zaman peynirli olabiliyor ama her seferinde afiyetle yiyoruz. Bu defa masamızı süsleyen kiş üzerinde çam ağaçları olan ve Esracığımın yaptığı pırasalı kişti. Tarif için blogdaki kişler dosyasından faydalanabilirsiniz.
Pastırmalı ve kaşar peynirli milföy börek hem çok şık hem de çok lezzetliydi. Mügecim bu nefis tadın tarifini hemen yazmış, buradan ulaşabilirsiniz.
Mütebbel Lübnan mutfağı kaynaklı ama tüm Arap Mutfaklarında ufak farklarla uygulanan bir tarif. En kısa anlatımla tahinli patlıcan salatası diyebiliriz. Ama parti soframızdaki salata o kadar lezzetliydi ki kısa anlatmak mümkün olmaz. Tarifi yapan Müge içine ceviz de ekleyip sarmısaklı yoğurtla lezzetlendirmişti. Bu tarif de yılbaşı için çok uygun.
Ve yeni yıl sofralarımızın vazgeçilmez klasiklerinden biri olan çam ağacı patates salatası. Tarif son derece kolay ve blogda mecvut. Sadece bu defa süslemesi azıcık farklı.
Buluşma brunch olunca kahvaltılık peynir, zeytinin yanı sıra biraz da reçel ekledim. Annemin ve kayınvalidemin yaptığı meyve reçellerinin haricinde bal ve benim yaptığım süt reçeli vardı.
Girit mezesi benim en sevdiğim peynir mezesi diyebilirim. Bol antep fıstığı, sarmısak, kekik, pulbiber ve beyaz peynir bileşimi çok lezzetli oluyor. Bu lezzeti de yılbaşı menünüze alabilirsiniz.
Süt reçeli anlatılmaz, tadılır denebilecek bir lezzet, Yağmur da çok sevdiği için bizim evde sürekli bulunuyor, tarif çok soruldu, en yakın zamanda püf noktaları ıle birlikte blogda yerini alacak. Fonda ise annemin yaptığı ve besmeçe eşlik etmesi için hazırladığım kornişon turşusu görülüyor.
Elbette böyle bir partide tatlı büfeside çok lezzetliydi.Aşağıda genel görünüm var. Pasta, makaron ve kurabiyenin yanı sıra, çikolatalar ve benim hazırladığım kurabiye ağacı vardı. Kuşların olduğu tabak ise her yıl adet edindiğimiz yılbaşı çekilişimiz için hazırlandılar.
Grubumuzun pastacısı Yasemin her yıl olduğu gibi bu yıl da bizlere kütük pasta hazırladı. Pastanın keki portakallıydı, bol çikolatalı krema ile içi muzluydu. Süslemeleriyle birlikte harika bir görünüm kazanan pasta bana çocukluğumu hatırlattı, çünkü çikolatalı kremalı, muzlu rulo pasta annemin sıklıkla yaptığı yaş pastaydı.
Kardan adam makaronlar, ıspanaklı pay gibi Münevver Abla'nın sürpriziydi. Makaron kraliçemiz ustalığını makaronları farklı şekillere sokarak konuşturuyor. Kardan adamlar ne kadar sevimli değil mi? Lezzetinden bahsetmeye gerek yok zaten...
Buluşma sırasında tokluk nedeniyle en az tüketilen ve eve götürülen ama en çok sorulan ve sonrasında tarifinin peşine düşülen lezzeti ise bu kurabiyelerdi. Gülrizciğimin geç saatlere kadar ayakta kalıp yaptığı çikolatalı kurabiye gerçekten nefisti. Tarifini instagramda paylaştım. Orjinal tarif eski bloggerlardan "tea time Mine"ye aitti.
Yılbaşı sofrasına özen göstermek gerek düşüncesindeyim. Bir yılı uğurlarken ve yeni bir yıla başlarken, kendimizce bir milat yapıp bir önceki yılın muhasebesini yapıyoruz ve yeni yıl için kararlar alıp, umutlar besliyoruz. En azından benim için öyle:)
Buluşma sofrası için masa ortasına yaprak dalları tercih ettim, bu dalları, tealight, minik narlar, geyikler ve melek ile süsledim. Yılbaşı konseptine uygun olarak narlı bıçak altlıklarımı ve geyikli isimliklerimi kullandım. Beni takip edenlerin beklediği gibi peçetelerimi de özenle katladım. Masam için 3 farklı peçete katlama kullandım. Yıldız, yılbaşı çorabı ve çam ağacı; bunlardan yıldız peçete katlama blogda mevcut ve linkden nasıl yapıldığına ulaşabilirsiniz. Aynı adresde ayrıca kalp şeklinde peçete katlama da yer alıyor.
Davet günü en çok sorulan şeylerin biri de çam ağacı peçete katlamaydı, en kısa zamanda bloga eklenecek.
Yılbaşı çorabı da çok sevimli bulduğum için uyguladığım bir katlama oldu, diğerlerine göre biraz daha zorluğu olsa da, ben kendi adıma sonuçtan çok memnun kaldım:)
Bulışma için dostlarıma yeni yıl konseptli taçlar aldım, her birimiz bu eğlenceli taçlarla geçirdik günümüzü. Çok şükür iyi ki varsınız blogkızları:)
Her yıl yaptığımız çekiliş için, ev sahibinin bir orjinallik yapması adet oldu, sanırım bu durumu ilk partide çekilişi şans kurabiyelerinin içine koyduğum isimlerle yaparak ben başlatmış oldum, sonraki yıllarda ise ceviz kabukları, sürpriz yumurtalar, kavanozlar bu amaçla kullanıldı. Ben de bu yıl için isimlik olarak aldığım minik kuşların kullandım.
Çekiliş sonrası hediyelerimizle verdiğimiz keyif pozu, bu yıl evde 6 da çocuk olunca onlar da kendi aralarında çekiliş yaptılar ve hediyeleştiler, üstelik bu 6 çocuğun hiç biri 6 yıl önceki partide henüz dünyaya gelmemişti:)
Bugünlük bu kadar diyerek hepinize mutlu ve sağlıklı bir 2017 diliyorum. Umuyorum tüm insanlık için huzurlu ve barış dolu bir yıl olur.
Sevgıler