2007 bitti... Şimdi bizleri yepyeni başlangıçlar, heyecanlar, mutluluklar, paylaşımlar ve lezzetler için bekleyen 2008 var. Ben herkese güzelliklerle dolu bir yeni yıl diliyorum ve Roma tatilinden bahsetmek istiyorum.
Aşçı Yamağı ile çok uzun süredir yapmak istediğimiz bir tatili Bayram tatilini fırsat bilerek gerçekleştirdik. Daha önce bahsettiğim gibi bir zamanlar İtalyanca öğrenmiştim biraz, geçen zaman içinde maalesef birazın azı kalmış bana ama o zamanlardan beri İtalya gezisi yapmak istiyorduk ve nihayet Roma'ya gittik, iyiki gitmişiz. Herşeye rağmen italyancam bize yardımcı oldu ve gezinin sonunda Aşçı Yamağı'da 3-5 kelime italyanca konuşur oldu.
Dört günlük Roma tatili hergün 7-8 saat yürüyerek geçse de bizi dinlendirdi. Yazıma bu başlığı vermemin de özel bir sebebi var. Audrey Hepburn ve Gregory Peyk'in başrollerinde olduğu klasikler arasında yerini almış "Roman Holiday-Roma Tatili"filmini çok seviyor olmam. Roma sokaklarında da bol bol ürünlerini gördüğümüz filmin çekildiği yerleri gezdik ve İspanyol Merdivenleri'ndeki bilinen resmin magnetini bile aldık. Fontana di Trevi - Aşk Çeşmesi'ne bozuk para atıp Roma'ya tekrar gitmeyi diledik. Vatikan ve Collesioum'u gezdik. Roma sokaklarına hayran kaldık, çünkü Roma'nın merkezinde alışveriş merkezi yok ve şehrin heryerinde meydanlar ve civarındaki sokaklarda her türden mağazalar ve yoğun bir hareketlilik vardı. Via Condotti'de tüm ünlü markaların mağazalarının yanısıra Via del Corso'da alişveriş yapabileceğimiz dükkanlar bulduk. İtalya'ya gitmenin en güzel taraflarından biri de bu ülkede aç kalma olasılığımızın olmaması, adım başı sıralanmış pizzacıların yanısıra İtalyan Mutfağı'nın diğer lezzetlerini yiyebileceğiniz restoran ve cafeler mevcut. Ayrıca çok renkli pazarlar gördük hatta bir tanesinde tüm meyvelerin kurutulmuş halleri mevcuttu, ben de dayanamayıp panettone yapmak üzere az miktarda aldım bunlardan. Tabi noel zamanı gitmemiz şansımız oldu, tüm sokaklar, evler, balkonlar süslenmişti, heryer Atatürk Çiçeği diye bildiğimiz yeniyıl çiçekleriyle bezenmişti. Tüm marketlerde de pandoro veya panettone denilen noel kekleri satılıyordu, en kısa zamanda bu ekmek-keklerden deneyip sizlerle paylaşmak istiyorum. Ülkemizde göremediğimiz çeşitte, şekilde ve lezzetde makarna, risotto karışımları, çeşit çeşit meyve ile aromalandırılmış limoncelolar da Roma'nın keyiflerindendi. Sık sık karşılaştığımız cafelerde İtalyan kahvesi içmek ise ayrı bir keyif oldu. Bu kadar çok anlattıktan sonra, farklı bulduğum lezzetlerin, beğendiğim yerlerin görüntülerini sizlerle paylaşarak, hepinize Roma tatilimiz tadında bir 2008 diliyorum. MUTLU YILLAR!!!!!!!!!!!!!